Derleme

Adolesan Dönem Besin Seçimlerini Hangi Faktörler Etkiliyor?

10.4274/Jcp.11.10820

  • Seray Kabaran
  • Seyit M. Mercanligil

J Curr Pediatr 2013;11(3):121-127

Besin seçimlerini etkileyen çesitli faktörler bulunmaktadir. Açlik, besinleri yemeye karsi duyulan istek, besinlerin lezzeti, besinlerin fiyati ve uygun zaman besin seçimlerini etkileyen temel faktörler arasinda yer almaktadir. Bunlarin yaninda genel beslenme aliskanliklari, aile, arkadas çevresi, reklamlar ve besinlerin bulunabilirligi de besin seçimlerini önemli ölçüde etkilemektedir. Ayrica, besinlerle ilgili geçmisten itibaren yasanan deneyimler bazi besinlerin tercih edilmesi, bazi besinlerin ise tüketiminin reddedilmesi ile iliskilendirilmektedir. Yasin artisi ile sosyal ortamlarda bulunma sikliginin artmasi sonucu adolesanlarin besin seçimlerinde degisiklikler ortaya çikmaktadir. Günümüzde adolesanlarin ‘’fast food’’ tarzi beslenme aliskanliklari; arkadaslari ile disarda zaman geçirmeleri; ayrica besin endüstrisinin gelisimi ile hazir besinlerin, bisküvi, çikolata, cips ve kraker gibi atistirmalikliklarin çesidi ve tüketiminin artmasi ise sagliksiz beslenme aliskanliklarinin ortaya çikmasina neden olmaktadir. Tüm bunlar göz önünde bulundurularak, bu derlemede adolesanlarin besin seçimlerini etkileyen çevresel ve bireysel faktörler degerlendirilmistir. (Gün­cel Pe­di­at­ri 2013; 11: 121-7)

Anahtar Kelimeler: Adolesan dönem, besin seçimleri, beslenme

Giris

Hangi besinlerin ve içeceklerin; nasil, ne zaman, nerede ve kimlerle tüketilecegi, besin seçimlerini ve yeme davranislarini olusturmaktadir. Besin seçimleri ise hangi besinlerin vücuda alinacagini belirleyerek saglik durumunu etkilemektedir (1). Adolesan dönemde besin seçimlerini ve yeme davranislarini etkileyen çesitli bireysel ve çevresel faktörler bulunmaktadir (Sekil 1). Bireysel özellikler arasinda adolesanlarin genel davranislari, inançlari, bilgi düzeyleri, kendi kendine yeterli olma durumlari, vücut imajlari ile besin ve lezzet tercihleri gibi psikososyal faktörler bulunmaktadir. Bunlara ek olarak açlik gibi biyolojik faktörler de yeme davranislarini etkilemektedir. Ana ve ara ögün tüketim aliskanligi, agirlik kontrolü, zayiflama diyetlerinin uygulanmasi gibi davranissal faktörler, ayrica para, zaman sikintisi gibi yasam sekli ile ilgili faktörler yeme davranislarini etkilemektedir (1). Adolesanlarin yeme davranislari ayrica sosyal çevreden (aile, arkadas) etkilenmektedir. Aile, arkadas ve komsular ile iliski düzeyi, yakin çevrede bulunan bireylerin örnek olusturabilecek davranislari, medyanin etkisi, besinlerin fiyatlari ayrica sosyo-kültürel degerler ve yasalara göre ülkede beslenme ile ilgili uygulanan plan ve politikalar da besin seçimlerinde degisikliklere neden olmaktadir (1,2). Ülkede besinlerin üretimi ve bulunabilirligi kadar besinlere erisilebilirlik de besin seçimlerinde önemli etkiye sahiptir. Okul ortami, okul kantinlerinde satilan besinler, çevrede bulunan restoranlar, alisveris merkezleri ve hazir besinler adolesanlarin besin seçimlerine yön vermektedir (2). Besin seçimleri insanlarin çevresindeki birçok kompleks etkilesimin biraraya gelmesi ile olusmaktadir (1). Adolesanlarin besin seçimleri ise yakin çevrelerinden ve birbirlerinden kolayca etkilenebilmektedirler (2). Bu derleme yazida adolesan dönem besin tercihlerini etkileyen çevresel ve bireysel faktörler degerlendirilmistir.


Açlik Durumu

Açlik fizyolojik bir dürtü olup besin aliminda önemli etkiye sahiptir. Adolesan dönemde besin aliminda degisikliklere neden olan faktörlerden biri de açliktir. Adolesanlarin bir besini yemek istemesindeki nedenler arasinda ‘acikmis olmak’ veya ‘o besini cani istemek’ bulunmaktadir. Açlik özellikle atistirmalik ara ögün seçimlerinde önemli bir faktör olarak yerini almaktadir (3).


Cinsiyet

Cinsiyet de adolesanlarin besin seçimlerini degistirmektedir (1). Dört-14 yas arasi çocuk ve adolesanlarla yürütülen bir çalismada kizlarin erkeklere göre meyve ve sebzeleri, erkeklerin ise kizlara göre yagli ve sekerli besinleri, et ürünlerini, islenmis etleri ve yumurtayi daha fazla sevdigi belirlenmistir (4). Erkeklerin enerji, toplam yag ve doymus yag alimlari kizlara göre daha yüksek olmaktadir. Kizlarda kahvalti ögününü atlamanin da daha yaygin oldugu belirtilmektedir (1). Zayiflamaya verilen önem adolesan kizlarda yaygindir. Medya etkisi ile adolesanlar kizlarin vücut imajina verdigi önem ve agirlik kaybetme istegi artmaktadir Modanin takip edilmesi, manken ve modellerin zayif olmasi ile kizlarin besin tercihleri etkilenmektedir. Dergilerin sik okunmasi dergilerde yayinlanan çok düsük enerjili diyetlerin uygulanmasina yol açmaktadir (5). Bu nedenle iliskili olarak agirlik kontrolü ile ilgili davranislar ile besin alimlari incelendiginde; yag içerigi yüksek besinlerin daha az, meyve ve sebzelerin ise daha fazla tüketildigi görülmektedir (3). Bu nedenle de vücut imajina önem veren adolesanlarin agirlik kontrolünü saglamak amaci ile yetersiz beslendikleri görülmektedir (5).


Besinlerle Ilgili Yasanan Deneyimler

Yapilan çalismalar besin seçimlerinin yasamin erken döneminde olusmaya basladigini ve çocukluk ve adolesan dönemi süresince benzer olarak devam ettigini göstermektedir (6,7). Bazi besinlerin tercih edilmesi, bazi besinlerin ise reddedilmesinin fetal dönemde amniyotik siviya geçen bazi besinlerin lezzetleri ve emziklilik döneminde anne sütüne geçen bazi besinlerin lezzetleri ile ilgili oldugu belirtilmektedir (8,9). Amniyotik sividaki lezzet bilesikleri fetüsün; anne sütü içerisindeki lezzet bilesikleri anne sütü alan yenidoganin; tamamlayici besinler ise yeni besinlerle tanisan bebegin lezzet deneyimlerini olusturmakta (10) ve çocukluk döneminde besinlerle ilgili yasanan deneyimler ve tercihler de yasamin ilerleyen dönemine kadar devam ederek besin seçimleri ve beslenme aliskanliklarini olusturmaktadir (11,12). Yemek yeme gibi çocukluk çagindaki deneyimler, bu deneyimlere bagli pozitif veya negatif sonuçlar, besinlere maruz kalma ve genetik nedenlerle (aci lezzetlere bagli duyarlilik) biraraya gelerek besin seçimlerinin olusmasinda etkili olmaktadir (3,4,5,6,7). Yapilan ileriye yönelik bir arastirmada da 2-3 yastaki besin seçimlerinin adolesan dönemde de benzer olarak devam ettigi belirlenmistir (6). Son yillarda yürütülen bir çalismada da besinlerin lezzeti ile ilgili beklentinin besinlerle ilgili yasanan önceki deneyimlerden etkilenebildigi, eger bir besinin lezzeti beklenenden kötü olarak algilanmissa sonrasinda da bu besinin lezzetli olma beklentisinin azalabildigi saptanmistir (13).


Besinlerin Tat ve Lezzet Algisi

Besinlerin tat ve lezzeti besin seçimlerini etkileyen temel faktörler arasinda yer almaktadir (14,15). Besinlerin lezzetine önem veren kisilerin düsük yag içeren atistirmalik besinlerle ilgilenmedigi görülmüstür. Besinlerin görüntüsü de adolesanlarin besin seçimlerinde önem tasimaktadir (3). Besinlerin lezzetine verilen cevaplarda genetik degisikliklerin de rolü olup genetik farkliliklar tüketilen besinlerin çesidini ve miktarini degistirmektedir (16). Tat reseptör genlerindeki degisiklikler çocuklarda özellikle aci ve tatli lezzetlerin algilanmasindaki farkliliklar sonucunda besin seçiminde bireysel fakliliklara neden olmaktadir (17). Buna ek olarak eksi lezzeti olan besinlerin seçiminde de genetik faktörlerin önemli katkisi oldugu saptanmistir (18).


Saglikli Beslenmeye Verilen Önem

Saglikli beslenmenin önemi ve nedenlerinin farkinda olmak, bu konuda bilgi sahibi olmak önemlidir. Fakat tek basina bilgi, saglikli beslenme aliskanligi kazanmak için yeterli degildir. Adolesanlarin besin seçiminde, besinlerin besin degerinden çok lezzetlerinin ön planda oldugu belirtilmektedir (19). Saglikli beslenmeyi olumsuz etkileyen yag, seker ve tuz tüketimi ile ilgili endisesi olan ögrencilerin bu bilesenleri içeren besinleri daha az siklikta tüketmeye çalistiklari görülmektedir (20). Adolesanlarla yapilan bir çalismada saglikla ilgili endise duyanlarin besin seçimlerinin ayrica saglikli yeme davranislarinin etkilendigi saptanmistir (21). Saglikli beslenmenin önemi, adolesanlarin besin tercihlerinde istenen etkiyi göstermemektedir. Yalnizca saglikli beslenmeye önem veren ögrenciler besinlerin lezzeti, fiyatlari veya açlik durumu disinda besinlerin düsük yagli olmasina ve besleyici degerinin yüksek olmasina da önem vermektedir. Saglikli beslenmeye önem vermeyenlerin ise toplam yag alimlarinin yüksek oldugu vurgulanmaktadir (2). Adolesanlar hazir besinleri arkadaslari ile beraber olmak ve keyif almak için tükettiklerini belirtmekte, ayrica hazir besinlerin ekonomik oldugunu düsünmektedirler. Bunlarin yaninda hazir besinlerin agirlik kazanimina neden olabileceginin de fakinda olduklarini belirtmektedirler. Saglikli beslenmeyi ise evde olmak, aile bireyleri ile sofrada oturmak ile iliskilendirmektedirler (19). Adolesanlar yeterli enerji alarak agirliklarini, fiziksel görünümlerini korumayi ve okulda basarili olmayi önemsemekte fakat bunlarin saglikli beslenme aliskanliklari ile önemli iliskisi oldugunu dikkate almamaktadirlar. Adolesanlar, saglikli beslenme aliskanligi kazanmak ve düzenli beslenmenin, yetiskinlik dönemini ilgilendiren sorunlar arasinda oldugunu düsünmektedirler (1,2,3). Adolesanlar için su anki saglik durumlari önemli olup, gelecekte yasanabilecek saglik sorunlari endise verici bir durum olarak algilanmamaktadir (1). Ne yazik ki adolesan dönemdeki farkli öncelikler saglik ve beslenmeyi geri plana itmektedir (3). Adolesanlar, gelecekte karsilasacaklari saglik sorunlarini önemsemeyerek yeme davranislarini degistirmek için çaba harcamamakta, besinlerden alinan kisa süreli tatmin, uzun süreli saglik sorunlarina tercih edilmektedir (1). Yasin ilerlemesiyle saglikli beslenmeye verilen önemin artacagi ve aliskanliklarin degisecegi belirtilmektedir (3).


Zaman ve Uygunluk

Zaman kisitliligi da adolesanlarin besin secimleri ile dogrudan iliskilidir (1,2,3). Yeterli zamanin olmamasi saglikli besinlerin tüketimi için temel engeldir. Adolesanlar asiri yogun olmalari nedeni ile sagliksiz beslenme aliskanliklarini saglikli olanlarla degistirecek veya bu duruma endiselenecek zamani bulamadiklarini belirtmektedirler (22,23). Bu nedenle pratik ve hazir besinlere yönelmektedirler. Kahvalti yapmak için hazir pastane ürünlerini, ögle yemekleri için atistirmalik hizli ve kolay hazirlanan hazir besinleri tercih etmektedirler (24). Adolesanlar saglikli beslenmenin zaman alici oldugunu ve zahmetli bir seçenek oldugunu düsünmektedirler. Ayrica saglikli beslenme konusunda kendi kendilerini kontrol etmenin zor oldugunu düsünmekte ve atistirmalik hazir besinleri yemeye asiri istek duymalari nedeni ile sagliksiz beslenme aliskanliklarina yönelmektedirler (23). Besin Seçimlerini Etkileyen Çevresel ve Sosyal


Aile

Adolesanlarin yeme davranislarini, besin tüketimlerini ve beslenme aliskanliklarini etkileyen birçok çevresel faktör bulunmaktadir. Aile bireylerinin beslenme aliskanliklari ise çocuk ve adolesanlarin beslenme aliskanliklari, yeme davranislari ve besin seçimleri üzerinde temel etkiye sahiptir (25). Aile sofrasinda yemek yeme ve sofrada yenilen ögünlerin içerikleri, evde bulunan besinlerin çesidi, evde hazir ve taze besinlerin bulunabilirligi, disarda yemek yeme sikligi, anne ve babanin besin tüketimleri ile anne ve babanin beslenmeye karsi tutum ve davranislari adolesanlarin beslenme aliskanliklarini etkilemektedir (26). Ailelerin çocuklari belirli besinleri yemeye zorlamalari, bazi besinlere karsi getirdikleri kisitlamalar, örnek ve model olma durumlari da çocuklarinin beslenme aliskanliklari ve vücut agirliklarini degistirmektedir (26,27). On bir-14 yas çocuklarla yürütülen bir çalismada da evde bulunan besinler, aile bireyleri tarafindan tercih edilen besinler, besin hazirlama ile ilgili uygulamalar, finansal endise veya saglik endisesi gibi nedenler ile ailelerin çocuklarin besin seçimlerini etkiledikleri saptanmistir (28). Aileler besinleri saglamanin yaninda adolesanlarin besin tercihlerini etkilemekte ve yasam boyu sürecek olan beslenme aliskanliklarini kazanmalarini saglamaktadir. Kazanilan aliskanliklar ile adolesanlarin ileriki yillarda bagimsiz besin tercihleri olusmaktadir. Aileleri ile beraber yasayan adolesanlar aldiklari enerjinin ortalama %65’ini evde yedikleri besinlerle karsilanmaktadirlar (3). Aile sofrasinda yemek yeme ise adolesanlarin daha saglikli beslenmelerini saglamaktadir (29). Özellikle yasin artisi ile adolesanlarin aileleri ile beraber yemek yeme aliskanliklarinda degisiklikler olusmakta, örnegin 12-14 yas arasi genç adolesanlar 15-17 yas arasi adolesanlara göre evde daha fazla yemek yemektediler (3). Yapilan bir çalismada 12-14 yas arasi adolesanlarin %74’ünün haftada 5 veya daha fazla kez aileleri ile beraber yemek yedigi, 15-16 yas arasi adolesanlarda bu oranin %61’e, 17-19 yas arasi adolesanlarda ise %42’ye düstügü belirlenmistir (19). Arkadaslar ile zaman geçirme süresi artarken, sosyal aktiviteler nedeni ile aksam yemeklerini anne ve babalari ile beraber yeme sikligi azalmakta ve “fast food” tarzi hazir besinleri tüketme sikligi artmaktadir. Bu nedenlerle sebze ve meyve tüketimi azalmakta, kizarmis besinlerin tüketimi ile alkolsüz içeceklerin tüketimi artmakta ayrica doymus yag ve trans yag alimi yükselmektedir (29). “Fast food” tarzi restoranlarda ekonomik mönüler adi altinda büyük seçim veya ekstra seçenek sunulmakta, bu da adolesanlarin asiri besin tüketmelerine neden olmaktadir. Hazir kolali içecekler ve meyve sulari yerine taze sikilmis meyve sularinin, kizarmis besinler yerine izgara olanlarin ve büyük seçim mönüler yerine normal porsiyonlarin tercih edilmesi disarida tüketilen besinlerin sagligi tehdit edici etkisinin azalmasina yardimci olmaktadir (2). Adolesanlarin aileleri ile en sik gerçeklestirdikleri ortak aktivite, aksam yemegini beraber yemektir. Aile ve gençler arasindaki iletisim de adolesanlarin aileleri ile beraber yemek yemeleri ile iliskilidir. Bu nedenle aile sofrasinda beraber oturarak yemek yeme ihmal edilmemelidir (30). Ailesi ile arasinda sorun olan veya aile sofrasinda servis edilen besinlerden hosnut olmayan adolesanlar aileleri ile beraber yemek yememeyi tercih etmektedirler (29,30,31). Düzenli bir yasantisi olmayan, yogun çalisan veya yemek saatlerinde çalismak zorunda olan ailelerde düzenli olarak sofra kurulmamaktadir. Bu da adolesanlarin düzenli beslenme aliskanligi kazanmalarini engellemektedir. Ayrica yemek saatlerinde okul ile ilgili veya spor, müzik gibi sosyal aktivitelere katilmak zorunda olan adolesanlar veya arkadaslari ile sik sik disarda zaman geçirmek isteyen adolesanlar da düzenli beslenme aliskanligi kazanamamaktadir (3). Aile ile aksam yemek yeme sikliginin artmasi ile saglikli beslenme aliskanliklari kazanilmakta, meyve ve sebze tüketimi ve posa alimi artmakta, kizarmis besin tüketimi, doymus yag ve trans yag alimi ve alkolsüz içecek tüketimi azalmaktadir (19). Aile ile beraber yemek yeme ile düzenli olarak kahvalti, ögle yemegi ve aksam yemegi yeme sikligi artmaktadir. Düzenli olarak aile ile yemek yeme “fast food” tüketimi ile negatif iliskilidir. Ayrica düzenli olarak ailesi ile sofrada oturarak yemek yiyen (≥5 ögün/hafta) adolesanlarin beslenme ile posa, kalsiyum, folat, demir, vitamin B6, B12, C ve E alimlarinin daha yüksek oldugu belirlenmistir (32).


Demografik Özellikler

Aile yapisinin degismesi ile anne veya babasindan ayri yasayan çocuklarin sayisi artmaktadir. Ayrica çalisan anne sayisi da günümüzde yüksektir. Anne ve babanin çalismasi veya tek ebeveyn olan aileler yemek hazirlamaya daha az zaman ayirmaktadirlar. Anne veya babasi ile yasayan çocuklarin ana ögün tüketmeyerek daha fazla atistirmalik besin tükettikleri görülmektedir (32). Yemek hazirlamak kadinlarin görevi olarak nitelendirilmektedir. 1900’lü yillarda kadinlarin %21’i çalismakta ve kadinlar haftada 44 saatlerini yemek hazirlama ve temizlik için harcamaktaydi. 1950’li yillarda kadinlarin %29’u çalismakta ve kadinlar haftada 20 saatten daha az zamani yemek hazirlama ve temizlik islerine ayirmaktaydi. 1998 yilinda kadinlarin yaklasik %60’i çalismakta ve haftada 10 saatten daha az süreyi yemek hazirlama ve temizlik islerine ayirmaktaydi. Çalisan kadinlarin oraninin günümüzde daha da artmasi ve ev islerine ayrilan sürenin azalmasi ile evde yemek yeme orani da düsmektedir (19). “Fast food” tarzi besinlerin popülerliginin, disarida yemek yeme sikliginin ayrica hazir besinlere talebin artmasi evde pisirilen yemekleri yeme oranini azaltmistir (5). Ailelerin sosyoekonomik durumu da besin alimi ve diyet kalitesini etkilemektedir (33). Gelir durumundaki yetersizlik, meyve tüketiminin azalmasi ile iliskilendirilmektedir (19). Ayrica adolesanlar besin tercihleri ile ailelerinin besin alisverisini de etkilemektedir. Atistirmaliklar, tatlilar, içecekler adolesanlarin besin alisverisinin temelinde yer almaktadir (34).


Ücretler

Besin tercihlerinde besinlerin tat ve lezzetinden sonra, açlik durumu, sonrasinda ise fiyatlari gelmektedir. Bu nedenle okullarda uygun fiyatlarda meyve, sebze ve düsük yagli atistirmalik ara ögünlerin satilmasi saglikli beslenmeye yönlendirmektedir (1). Adolesanlar harçliklarini “fast food” tarzi besinler ve atistirmalik besinler için harcamaktadir (34). Taze sebze ve meyvelerin fiyatlarinin %50 azaltilmasinin kantinlerde meyve ve sebze satislarini 2-4 kat arttirdigi belirlenmistir. Düsük yagli ürünlerin fiyatlarinin %10, %25 ve %50 düsürülmesi ise satislarini sirasiyla %9, %39 ve %93 oraninda arttirmistir (35). Bu gibi sonuçlar fiyatlarin besin seçimi üzerindeki önemli etkisi oldugunu göstermekte, besleyici degeri yüksek olan besinlerin fiyatlarinin yüksek olmasi da saglikli besin seçimlerini engelleyebilmektedir (36).


Besinlerin Bulunabilirligi

Ailelerin çocuklarinin ev disinda tükettikleri besinleri kontrol edememeleri nedeni ile evde bulunan besinlere özen göstermeleri gerekmektedir (31). Ülkede besinlerin yetistirilme durumu gibi besinlerin evde bulunmasi ve aile bireyleri tarafindan tüketilmesi adolesanlarin besin seçimini etkilemektedir (35). Buzdolabinda taze meyvelerin ön tarafta bulunmasi veya taze sebzelerin buzdolabinin görünen taraflarinda durmasi, adolesanlari saglikli besinler seçmeye yönlendirmektedir (31). Evde meyve ve sebzelerin sik bulunmasi ve hazirlanmasi ile adolesanlarin meyve ve sebze tüketiminin yüksek olmasi arasinda anlamli iliski bulunmaktadir (35).


Yakin Arkadas Çevresi

Arkadas etkisi adolesanlarda besin alimini etkileyen temel faktörler arasinda yer almaktadir. Hazir ve atistirmalik besin tüketimi arkadaslar ile birlikte olma, eglenme ile iliskilendirilmektedir (37). Adolesanlar zamanlarinin büyük kismini arkadaslari ile geçirmektedirler. Yemek yeme de sosyal ortamlarin vazgeçilmez bir parçasidir (38). Bu nedenlerle adolesanlarin besin seçimleri de, arkadaslari tarafindan kabul edilme ve arkadaslar ile beraber zaman geçirip eglenme ile de degismektedir (37). Adolesanlar ve ailelerinin besin seçimleri arasindaki iliski ile adolesanlar ve arkadas çevreleri arasindaki iliski karsilastirildiginda ailelerinin etkisinin daha yüksek oldugu belirlenmesine ragmen, ara ögünler ve atistirmalik besin seçimlerinde arkadas etkisi daha önemli bir faktör olarak göze çarpmaktadir. Arkadaslar ile zaman geçirme, sosyal ögrenme, gözlemleme, taklit etme, örnek alma gibi davranislar besin seçimlerindeki farkliliklarda önemli etkiye sahiptir. Grup içerisinde benzer besinlerin tercih edildigi ve adolesanlarin birbirlerini önemli derecede etkiledigi görülmektedir. Bunlardan farkli olarak besinlerin tüketilen miktarlari da birbirlerini etkilemekte örnegin asiri kilolu adolesanlarin asiri kilolu arkadaslari ile normal agirlikta olan arkadaslari ile beraber yediklerine göre, daha fazla miktarda yemek yedikleri gözlemlenmistir. (38).


Okul Ortami

Okulda bulunan besinler, adolesanlarin besin seçimi üzerinde önemli etkiye sahiptir. Özellikle tam gün egitim veren okullarda çocuklar zamanlarinin büyük bir bölümünü okulda geçirmektedirler. Bu nedenle aldiklari enerjinin önemli bölümünü okulda karsilamaktadirlar (39). Çocukluk ve adolesan dönemlerinde kazandirilan saglikli beslenme aliskanliklarinin pekistirilmesinde okul ortami büyük önem tasimaktadir. Okulda meyve, süt, meyveli süt gibi saglikli atistirmalik besinlerin bulunmasi saglikli beslenme aliskanliklarinin kazandirilmasinda önemlidir. Ayrica okulda ögle ögünlerinde besin çesitliligi, porsiyon kontrolünün saglanmasi da beslenme aliskanliklarinin sekillenmesinde önemli olmaktadir. Okullarda tüketilen alkolsüz içecekler, besin degeri düsük atistirmalik besinler ise sagliksiz beslenme aliskanliklarinin ortaya çikmasina neden olmaktadir (40). Adolesanlar yakin çevrelerinden ve birbirlerinden kolayca etkilenmektedirler. Bununla iliskili olarak adolesanlarin alkolsüz içecekleri veya sekerlemeleri tüketmeleri, lezzetlerini begeniyor olmalari ayrica okullarda bu tür besinlerin bulunuyor olmasi ve arkadaslarinin da bu tarz besinleri tüketiyor olmasindan kaynaklanmaktadir. Ayrica bu tarz besinlerin reklamlarin etkisi ile adolesanlara sürekli olarak tanitiliyor olmasi da sik tüketilmelerine neden olmaktadir (2). Okulda tüketilen ögle yemeginin günlük enerji aliminin %35-40’ini karsiladigi belirlenmistir. Ögrencilere yemekhane disinda ögle yemegi yeme sansi taninmasi da sagliksiz besin seçimlerine neden olmaktadir. Kantinlerde hamburger gibi hazir ürünlerin hazirlanmasi ve satilmasi fast food tarzi besinlerin tüketimini arttirmaktadir (3). Okullarda satilan besinlere müdahale edilmesi ile hem okulda hem de okul disinda tüketilen besinlerin çesitlerinde degisiklikler ortaya çiktigi bu nedenle okullarda satilabilecek besinlerle ilgili politikalar yapilmasi ve uygulanmasi gerektigi vurgulanmaktadir (41). Adolesanlarin saglikli beslenme aliskanliklari kazanabilmeleri için okul kantinlerinde enerji, seker ve yag içerigi yüksek çikolata, gofret, cips, kolali içecekler yerine ayran, taze meyve suyu, süt, meyve gibi besinlerin satisi ile tüketimlerine tesvik edilmelidir (40). Ögrencilerin ögle yemeklerini okul yemekhanelerinde, saglikli ve dengeli ögünlerle yemeleri saglanmalidir. Okul saatleri disinda okul disindaki marketlerden veya restoranlardan besin satin alinmasinin engellenmesi ile de adolesanlarin saglikli besinlere yönelmesi saglanabilir. Ayrica okullarda beslenme egitimlerinin yapilmasi saglikli beslenme aliskanliklari kazandirmak açisindan önemli olup besin seçimleri ögrenme ile gelisebilmektedir (19).


“Fast-Food” Tarzi Restoranlar

“Fast food” tarzi restoranlarin sayisi her geçen gün artmaktadir. Bu tarz restoranlari en çok tercih eden yas gruplarindan biri de adolesanlardir. Adolesanlar hizli hazirlanan, lezzetli, ucuz besinleri tercih etmekte ve bunlarin tümü “fast food” tarzi besinlerin temel özellikleri arasinda olmaktadir. “Fast food” tarzi restoranlarda çok sayida mönü seçenegi sunulmakta ve seçme sansi verilmektedir. Ayrica porsiyon miktarlarinin fazla olmasi da adolesanlar tarafindan tercihini arttirmaktadir. Ek olarak “fast food” tarzi restoranlar resmi yerler olmayip adolesanlara yönelik uygun sohbet ortami saglamakta ve kalabalik arkadas grubu ile gitmeye uygun yerler olduklari için de tercih edilmektedirler (19). Ayrica zamanin kisitli olmasi durumunda “fast food” tarzi besinlerin servisinin hizli olmasi ve disarida tüketilmelerinin mümkün olmasi nedenleri ile de tercih edilmektedirler (2). Adolesanlar haftanin yaklasik 2 günü “fast food” tarzi restoranlara gitmektedirler. On iki-17 yas arasi adolesanlar hafta sonlari “fast food” tarzi restoranlarda yemek yemektedir. Özellikle 15-17 yas arasi adolesanlarda bagimsiz yasam hakim olup, “fast food” tarzi restoranlarda yemek yeme sikligi da artmaktadir. “Fast food” tarzi restoranlarda yemek yiyen 12-19 yas arasi erkek adolesanlarin, aldiklari toplam enerjinin %38,4’ünü yagdan ve %13,8’ini doymus yagdan sagladiklari görülmektedir (3). “Fast food” tarzi restoranlarda yemek yeme aliskanligindan vazgeçemeyen adolesanlara beslenme egitimleri verilerek kizarmis “fast food” besinler yerine izgara olanlarin tercihi ile toplam yag aliminin azalmasi saglanabilir. “Fast food” tarzi besinlerin yaninda salata tüketme aliskanligi gelistirilerek de doygunluk saglanabilir ayrica posa ve vitamin alimi arttirilabilir. “Fast food” tarzi besinlerin yaninda taze sikilmis meyve suyu tüketimi ile vitamin C alimi arttirilabilir (42).


Medya Etkisi

Günümüzde adolesanlar medyanin etkin oldugu bir çevrede yasam sürmektedir. Evler, okullar, arabalarda medya etkisi hakimdir. Televizyon kanallari, radyo kanallari, videolar, internet ortami ve internet siteleri reklamlarla çesitli ürünleri tanitmaktadir (42). On-18 yas adolesanlarin odalarinda ayri televizyon bulunmasi, kendi bilgisayarlarinin olmasi ve internet kullanmalari reklamlar ile sik karsilasmalarina neden olmaktadir. Küçük yaslardan itibaren televizyon izlemeye baslama ve daha sonra televizyonun, yerini müzik dinleme, film izlemeye birakmasi adolesanlarin sürekli olarak medya ile karsilasmasina olanak sunmaktadir (3). Televizyon izlenmese bile sürekli açik olmasi, yemek saatlerinde televizyon karsisinda yemek yeme, besin seçimlerini etkilemektedir (43). Reklamlari yapilan ürünler arasinda kolali içecekler, hamburger veya benzeri “fast food” tarzi besinler hazirlayan restoranlar, atistirmalik çikolata ve cipsler, sekerlemeler, tatlandirilmis kahvaltilik tahillar, tuzlu krakerler bulunmaktadir. Meyve ve sebzelerin reklamlari ise yetersiz olmakta veya dikkat çekici olmamaktadir (42). Son yillarda yapilan bir çalismada aileler saglikli besinlere yönlendirseler dahi çocuklarin reklamlarla tanitilan besinlerden (saglikli veya sagliksiz) önemli ölçüde etkilendigi belirlenmistir. Bu nedenle saglikli besinlere yönlendiren reklamlarin yapilmasi çocuklarin besinlerin seçimlerini olumlu yönde etkileyebilir (44). Televizyon izleme süresi ile çocuk ve adolesanlarda obezite arasinda anlamli iliski bulunmaktadir (45). Televizyon izleme süresinin artmasi fiziksel aktivitenin azalmasi ile enerji harcamasinin azalmasi gibi, televizyon karsisinda besin tüketilmesi ile toplam enerji alimi artmaktadir (46). Adolesanlarda televizyon karsisinda geçen süre ile obezite arasinda iliski bulunmaktadir. Televizyon izleme süresindeki 1 saatlik artisin obezite prevalansini %2-6 arttirdigi belirtilmektedir. Televizyon izleme ile alinan günlük enerji 167 kkal artmaktadir. Televizyon izleme süresi ile atistirmalik ara ögün tüketme sikligi da yükselmektedir. Besin degeri düsük olan besinler tercih edilmekte ve meyve, sebze tüketimi ayrica süt içimi azalmaktadir. Televizyon karsisinda pizza, hamburger, cips, bisküvi, kolali içecekler, meyve sulari tüketilmektedir (45). Ayrica televizyon izleyerek adolesanlar reklamlarda yeni ürünler ile tanismakta ve bu ürünlerin merak edilerek tüketilmesi ile enerji alimi daha fazla artmaktadir (46). Seker, yag ve tuz içerigi yüksek besinlerle sürekli karsilasma ve deneme, saglikli besinlerden uzaklasmaya neden olmaktadir (46,47). Özellikle asiri kilolu ve obez çocuklarda televizyon izleme ile karbonhidrat ve yag içerigi yüksek besinlerin tercihinin arttigi görülmektedir (47). Televizyonda eglenceli bir besinin reklaminin yapilmasi denenme istegine neden olmaktadir. Televizyon araciligi ile tanisilan besinin tadinin denenmesi ile begenilirligi artmaktadir. Televizyon programlari arasinda reklamlar ile verilen mesajlar; lezzetlerinin güzel olmasi, mutluluk vermesi, eglendirici olmasi, havali olmayi saglamasi gibi mesajlardir (46). Anneler de televizyonlarda yapilan reklamlarin çocuklari sagliksiz seçeneklere yönlendirdigini düsünmektedirler (48).


Sonuç ve Öneriler

Adolesan dönemde yeme davranislarini, besin seçimlerini ve beslenme aliskanliklarini etkileyen birçok çevresel faktör bulunmaktadir. Ailenin beslenme aliskanliklarinin çocuklarin beslenme aliskanliklari ve besin seçimleri üzerinde önemli etkisi bulunmaktadir. Günümüzde çocuklarin “fast food” tarzi beslenme aliskanliklarina sahip olmalari, arkadaslari ile disarida zaman geçirmeleri ve besin endüstrisinin gelismesi sonucunda hazir besinler, bisküvi, çikolata, cips, krakerler gibi atistirmaliklarin çesitlerinin ve tüketiminin artmasi ile çocuklarda özellikle sebze ve meyve tüketiminin yetersiz kaldigi, böylece vitamin mineral alimlarinin düsük, toplam yag, doymus yag alimlarinin yüksek oldugu görülmektedir. Yetersiz ve dengesiz beslenmenin engellenmesi için çocuklarin öncelikle aile içinde saglikli besin seçimlerini ögrenmeleri gereklidir. Beslenme egitimleri ile öncelikle ailelerin egitilmesi ve çocuklarin da okullarda verilecek egitimlerle bilinçlendirilmesi, saglikli beslenme aliskanliklarinin kazandirilmasinda etkili olabilir. Okullarda beslenme egitimi derslerinin sürekli hale getirilmesi ya da beslenme ile ilgili seminerlerle kurslarin verilmesi ile yeterli ve dengeli beslenmenin saglikla ilgili önemi vurgulanabilir.


1. Neumark-Sztainer D, Story M, Perry C, Casey MA. Factors influencing food choices of adolescents: findings from focus-group discussions with adolescents. J Am Diet Assoc . 1999;99:0-929.

2. Cooke LJ, Wardle J. Age and gender differences in children&rsquos food preferences. Br J Nutr . 2005;93:0-741.

3. Story M, Neumark-Sztainer D, French S. Individual and environmental influences on adolescent eating behaviors. J Am Diet Assoc . 2002;102:0-40.

4. Nicklaus S, Boggio V, Chabanet C, Issanchou S. A prospective study of food preferences in childhood. Food Qual Prefer . 2004;15:0-805.

5. Nicklaus S, Boggio V, Chabanet C, Issanchou S. A prospective study of food variety seeking in childhood, adolescence and early adult life. Appetite . 2005;44:0-289.

6. Beauchamp GK, Mennella JA. Flavor perception in human infants: development and functional significance. Digestion . 2011;83:0-1.

7. Mennella JA, Jagnow CP, Beauchamp GK. Prenatal and postnatal flavor learning by human infants. Pediatrics . 2001;107:0-0.

8. Beauchamp GK, Mennella JA. Early flavor learning and its impact on later feeding behavior. J Pediatr Gastroenterol Nutr . 2009;48:0-25.

9. Mennella JA, Beauchamp GK. Understanding the origin of flavor preferences. Chem Senses . 2005;0:0-0.

10. Skinner JD, Carruth BR, Bounds W, Ziegler P, Reidy K. Do food-related experiences in the first 2 years of life predict dietary variety in school-aged children? J Nutr Educ Behav . 2002;34:0-310.

11. Robinson E, Blissett J, Higgs S. The influence of recent tasting experience on expected liking for foods. Food Qual Prefer . 2013;27:0-101.

12. Drewnowski A. Taste Preferences and food intake. Annu Rev Nutr . 1997;17:0-237.

13. Galvão AC, Krüger RC, Campagnolo PD, Mattevi VS, Vitolo MR, Almeida S. Association of MAOA and COMT gene polymorphisms with palatable food intake in children. J Nutr Biochem . 2012;23:0-272.

14. Mennella JA, Pepino MY, Reed DR. Genetic and environmental determinants of bitter perception and sweet preferences. Pediatrics . 2005;115:0-216.

15. Törnwall O, Silventoinen K, Keskitalo-Vuokko K, Perola M, Kaprio J, Tuorila H. Genetic contribution to sour taste preference. Appetite . 2012;58:0-687.

16. Moreno LA, Rodriguez G, Fleta J, Bueno-Lozano M, Lazaro A, Bueno G. Trends of dietary habits in adolescents. Crit Rev Food Sci Nutr . 2010;50:0-106.

17. Power TG, Bindler RC, Goetz S, Daratha KB. Obesity prevention in early adolescence: student, parent, and teacher views. J Sch Health . 2010;80:0-13.

18. Sun YH. Health concern, food choice motives, and attitudes toward healthy eating: the mediating role of food choice motives. Appetite . 2008;51:0-42.

19. Croll JK, Neumark-Sztainer D, Story M. Healthy eating: what does it mean to adolescents? J Nutr Educ . 2001;33:0-193.

20. Nowak M, Büttner P. Relationship between adolescents&rsquo food-related beliefs and food intake behaviors. Nutr Res . 2003;23:0-45.

21. Deshmukh-Taskar PR, Nicklas TA, O’Neil CE, Keast DR, Radcliffe JD, Cho S. The relationship of breakfast skipping and type of breakfast consumption with nutrient intake and weight status in children and adolescents: The National Health and Nutrition Examination Survey 1999-2006. J Am Diet Assoc . 2010;110:0-869.

22. Favora A, Santonastaso P. Effects of parents&rsquo psychological charactesristics and eating behaviour on childhood obesity and dietary compliance. J Psychosom Res . 1995;39:0-145.

23. Shrewsbury VA, King LA, Hattersley LA, Howlett SA, Hardy LL, Baur LA. Adolescent-parent interactions and communication preferences regarding body weight and weight management: a qualitative study. Int J Behav Nutr Phys Act . 2010;7:0-0.

24. Matheson DM, Robinson TN, Varady A, Killen JD. Do Mexican-American mothers&rsquo food-related parenting practices influence their children&rsquos weight and dietary intake? J Am Diet Assoc . 2006;106:0-1861.

25. Holsten JE, Deatrick JA, Kumanyika S, Pinto-Martin J, Compher CW. Children&rsquos food choice process in the home environment. A qualitative descriptive study. Appetite . 2012;58:0-64.

26. Gillman MW, Rifas-Shiman SL, Frazier AL, Rockett HR, Camargo CA Jr, Field AE, et al. Family dinner and diet quality among older children and adolescents. Arch Fam Med . 2000;9:0-235.

27. Koletzko B, Toschke AM. Meal patterns and frequencies: do they affect body weight in children and adolescents? Crit Rev Food Sci Nutr . 2012;50:0-100.

28. Olsen SO, Ruiz S. Adolescents&rsquo influence in family meal decisions. Appetite . 2008;51:0-646.

29. Burgess-Champoux TL, Larson N, Neumark-Sztainer D, Hannan PJ, Story M. Are family meal patterns associated with overall diet quality during the transition from early to middle adolescence? J Nutr Educ Behav . 2009;41:0-79.

30. Han JC, Lawlor DA, Kimm SY. Childhood obesity. Lancet . 2010;375:0-1737.

31. Collison KS, Zaidi MZ, Subhani SN, Al-Rubeaan K, Shoukri M, Al-Hohanna FA. Sugar-sweetened carbonated beverage consumption correlates with BMI, waist circumference, and poor dietary choices in school children. BMC Public Health . 2010;10:0-0.

32. Di Noia J, Contento IR. Fruit and vegetable availability enables adolescent consumption that exceeds national average. Nutr Res . 2010;30:0-396.

33. Monsivais P, Mclain J, Drewnowski A. The rising disparity in the price of healthful foods: 2004-2008. Food Policy . 2010;35:0-514.

34. Moreno LA, Rodriguez G, Fleta J, Bueno-Lozano M, Lazaro A, Bueno G. Trends of dietary habits in adolescents. Crit Rev Food Sci Nutr . 2010;50:0-106.

35. Wouters EJ, Larsen JK, Kremers SP, Dagnelie PC, Geenen R. Peer influence on snacking behavior in adolescence. Appetite . 2010;55:0-11.

36. Ells LJ, Campbell K, Lidstone J, Kelly S, Lang R, Summerbell C. Prevention of childhood obesity. Best Pract Res Clin Endocrinol Metab . 2005;19:0-441.

37. Wouters EJ, Larsen JK, Kremers SP, Dagnelie PC, Geenen R. Peer influence on snacking behavior in adolescence. Appetite . 2010;55:0-11.

38. Wordell D, Daratha K, Mandal B, Bindler R, Butkus SN. Changes in a middle school food environment affect food behavior and food choices. J Acad Nutr Diet . 2012;112:0-137.

39. Spear BA. Adolescent growth and development. J Am Diet Assoc . 2002;102:0-23.

40. Reilly JJ. Physical activity, sedentary behaviour and energy balance in the preschool child: opportunities for early obesity prevention. Proc Nutr Soc . 2008;67:0-317.

41. Ferguson CJ, Munoz ME, Medrano MR. Advertising influences on young children&rsquos food choices and parental influence. J Pediatr . 2012;160:0-452.

42. Dennison BA, Edmunds LS. The role of television in childhood obesity. Prog Pediatr Cardiol . 2008;25:0-191.

43. Harris JL, Bargh JA. The relationship between television viewing and unhealthy eating: Implications for children and media interventions. Health Commun . 2009;24:0-660.

44. Boyland EJ, Halford JC. Television advertising and branding: Effects on eating behaviour and food preferences in children. Appetite . 2013;62:0-236.

45. Yu JH. Mothers&rsquo perceptions of the negative impact on TV food ads on children&rsquos food choices. Appetite . 2012;59:0-372.