Astim dünyada çocuklar arasindaki en sik görülen kronik hastaliktir. Hastaligin prevalansinda son yillarda tüm dünyada artis görülmekte olup, giderek daha fazla sayida çocugu etkilemektedir. Genel olarak çocuklar arasinda görülme sikligi çesitli ülkelerde yapilan çalismalarda ortalama olarak % 5 ile 15 arasinda degismektedir. Ilkokul çagi çocuklar arasinda yapilan çalismalarda Bursada % 7.9 (1), Istanbulda % 9.8 (2) olarak bulunmustur. Astimli çocuklarin günlük yasami, zaman zaman ortaya çikan öksürük ve nefes darligi gibi bulgular nedeniyle olumsuz sekilde etkilenmektedir. Örnegin bu çocuklar sportif aktivitelere daha az katilirlar, genellikle aileleri tarafindan asiri korunan ve kollanan çocuklardir, kosup oynamalarina, spor yapmalarina izin verilmez, okulda beden egitimi derslerine girmemeleri istenir. Hastaligin bulgularinin artmasi nedeniyle özellikle kis aylarinda okul devamsizligi olabilir. Ayrica hastaneye yatma ve okul devamsizligi nedeniyle ögrenim kapasitelerinin, özellikle kötü sosyoekonomik durumda bulunan astimli çocuklarda akranlarina göre azaldigi bildirilmektedir (3).Astimin tedavisinde bireylerin hastalik, gerekli korunma tedbirleri, atak durumunda ne yapilmasi gerektigi ve inhalasyon yoluyla verilen ilaçlarin dogru kullanilmasi gibi konularda egitilmeleri tedavinin ilk basamagidir. Astimin tedavisinde, öncelikle hastalik bulgularinin kontrol altina alinmasi amaçlanir ve sonraki asamada uzun süreli tedavide önerilen çesitli ilaçlarin uygun kullanimi ile hastalarin günlük aktivitelerini, astimli olmayan yasitlarina benzer sekilde yapabilmesi saglanmaya çalisilir. Önemli olan astimli çocugun okula devaminin iyi olmasi, hasta olmayan yasitlari gibi sosyal ve sportif aktivitelere katilabilmesinin saglanmasi ve astim ataginin erken taninabilmesi ile gerektigi anda hangi ilaçlari ne sekilde kullanacaginin ögretilmesidir. Astimin nasil bir hastalik oldugu, bulgularin neler oldugu ve nasil basladigi, nelerden etkilendigi, ilaçlarin dogru kullanim yöntemleri, basit solunum testleri hastalara ve hasta çocuklarin anne ve babalarina iyi anlatilabilirse tedavide basari sansi artmaktadir (4). Bu amaçla astim egitim merkezleri, astim okullari gibi astimlilara egitim vermek amaciyla kurulan üniteler vardir. Bunlarin ülkemizdeki bir örnegi Uludag Üniversitesi Tip Fakültesi Gögüs Hastaliklari Anabilim Dali bünyesinde kurulmus olan eriskin astim okuludur (5). Korenblat ve arkadaslari St. Louis Astim Merkezinde egitim gören astimli olgularda yaptiklari bir çalismada, programin basinda ve sonunda uygulanan bir ankette, hastalarin, astim semptomlari, ilaçlar, ilaç kullanma yöntemleri, fizik ve psikososyal fonksiyonlar konusundaki bilgileri ve uygulanan tedaviden memnun olup olmadiklari hakkinda sorular yöneltmislerdir. Sonuç olarak programa katilan çocuklarin bir yil sonraki acile basvurma ve hastaneye yatma sikliklarinin anlamli olarak azaldigi bildirilmistir (6). Astimli olgulara ve ailelerine astim konusunda yeterince bilgi verilebilmesi durumunda ilaçlarin daha etkili kullanimi söz konusu olacagi için daha iyi bir klinik yanit saglanacaktir, bu da toplumda genel olarak astimin ilaç maliyetini düsürecek ve daha ekonomik bir tedavi saglanmis olacaktir (7). Astimin toplumsal maliyeti oldukça yüksektir, Amerika Birlesik Devletlerinde 1990 yilinda astimli olgularin tedavisinin toplam maliyetinin 6.21 milyar dolar oldugu bildirilmistir (8). Bu maliyetin yaklasik yarisini acile basvurma ve hastane yatislarinin olusturdugu görülmüstür. Astimli olgularin iyi egitimi ile bu rakam azaltilabilir. Ayrica çocuklarin okul devamsizligi, eriskinlerin islerinin engellenmesi verimlilik kaybina yol açmaktadir. Bütün bu nedenlerle astimin daha iyi ögretilebilmesi amaciyla hastalari bilgilendirmek için çesitli programlar yapilmaktadir. Çocuklara basit bir dille astim konusunda bilgiler veren, kitaplar, dergiler, brosürler bastirilabilir. Okullarda ögretmenlere yönelik konferans ve egitim programlari yapilabilir. Astim ile ilgili dernekler ve kuruluslar tarafindan çesitli gruplara konferanslar verilebilir ve basit uygulamalar yaptirilabilir. Genel olarak düzenli spor, günümüzde astimli çocuga uygulanan tedavi programinin bir parçasi olarak düsünülmektedir. Olanak saglanmasi durumunda astimlilar arasindan üst düzey sporcular çikabilmektedir. Ancak astimli çocuklar ailelerinin genellikle asiri korumaci davranislari nedeniyle sportif faaliyetlere daha az katilmaktadirlar. Bir çalismada astimli çocuklarin bedensel faaliyetlere % 40 - 70 oraninda daha az katildiklari tesbit edilmistir (9). Büyümekte ve gelismekte olan bir birey olan çocugun gelismesinde sporun önemi çok büyüktür. Dogru yönlendirme olumlu katki yaparken yanlis yönlendirme bazi olumsuz gelismelere neden olabilir. Bireysel sporlarin yaninda, ekip sporlari çocuklarda karsilikli yardimlasma, birlikte çalisma, ekibin diger elemanlarina ve oyun kurallarina saygi gösterme duygularini gelistirmektedir. Çocuk ve gençte kisilik olusmasinda sporun büyük katkisi olmaktadir (10). Düzenli spor yapan astimli çocuklarin akciger kapasiteleri gelismektedir. Astim sporu engelleyen bir durum yaratmamaktadir. Sadece agir astimli bir grup spordan olumsuz etkilenir. Oysa bu olgularin bile uygun tedavi yaklasimlarindan sonra gerekirse medikal tedavi ile birlikte spor yapmalari ilaç ihtiyaçlarini azaltabilir ve yasam kalitelerini arttirabilir.Astimli çocuklar için önerilen sporlar olarak basta yüzme ve su sporlari gelmektedir. Dünyanin en önemli spor organizasyonu olan olimpiyat oyunlarinda özellikle yüzme dalinda altin madalya alarak en üst düzeyde basarili olmus astimli sporcular vardir. Yüzmenin yaninda tenis, bisiklet, atletizm, ve jimnastik gibi sporlar da astimlilar için önerilmektedir. Ayrica temiz ve tozsuz ortamlarda yapilan basketbol ve voleybol gibi ekip sporlarinin yine astimli çocuklara çok yarari olmaktadir (11). Ayrica astimli çocuklarin kayak yapabilecegi bildirilmektedir. \Colorado Asthma Ski Foundation\ tarafindan yapilan bir organizasyonda astimli çocuklara kayak yaptirmak üzere bir program gelistirilmistir . Soguk ve kuru havanin ve egzersizin astimlilar üzerine olan olumsuz etkileri bilinmektedir. Ancak bu kis kampi sirasinda çocuklara uygulanan bir program dahilinde son derece güvenli bir sekilde kayak yapilabildigi bildirilmektedir (12).Astim kamplari 1981 yilindan beri bütün dünyada ve özellikle Amerika Birlesik Devletlerinde organize edilmektedir. Ülkemizde ise “Çocuk Solunum Yolu Hastaliklari Dernegi” tarafindan çocuklara yönelik olarak planlanmis olan astim yaz kamplari 1996 yilinda baslatilmis ve halen her yil gerçeklestirilmektedir (13). Genel olarak gençlik kamplarinin çocuklar üzerindeki olumlu etkisi bilinmektedir. Ancak ailelerin astimli çocuklarinin yalniz kalmasi durumunda, denetimden uzak olacagi ve hastalik bulgularinin baslayabilecegine ait duyduklari endise nedeniyle genellikle bu çocuklar gençlik kamplarina gönderilmemektedir. Ayrica genel bir gençlik kampinin programi astimli çocuk için uygun olmayabilir. Astim kamplarinin amaçlari sunlardir (14-17): 1) Hos ve huzurlu bir ortamda, konunun uzmanlari tarafindan çocuklara hastaliklari ile ilgili bilgileri ögrenme olanaginin saglanmasi.2) Astimin tedavisinde kullanilan inhalasyon aletlerinin bilinçli bir sekilde kullanilmasi için egitim verilmesi. 3) Astim ataklarini ortaya çikaran nedenlerin ve atakla ilgili bulgularin tedavilerinin ögretilmesi. 4) Yeni ve kendileri gibi astimli olan arkadaslarla tanisma, sosyal iliskilerin gelistirilmesi ve astim ile ilgili endisenin azaltilmasi, bilgilerin ve deneyimlerin paylasilmasi..5) Yüzme gibi astimli bireyler için yararli olan sporlarin ögretilmesi ve spora tesvik edilmeleri.6) Bagimsizlik ve kendi kendine karar verme duygusunun gelistirilmesi.7) Sosyal program çerçevesi içinde eglenceli ve güvenli bir ortamda tatil geçirmek.8) Çok dikkat isteyen bir uygulama olan astimin takibinden oldukça yorgun düsmüs olan ailelerin bir süre dahi olsa çocuklarinin güvenli bir ortamda bulundugunu bilerek dinlenmelerinin saglanmasi.Astim kamplari egitici, güvenli ve eglenceli olmalidir. Çocuklar hastaliklari ve tedavileri hakkinda kamp sirasinda aldiklari bilgileri günlük yasamlarina aktarabilmelidir. Yapilan bir çalismada astim yaz kampi sonrasinda acile basvurularda % 59 ve hastaneye yatislarda % 83 oraninda azalma görüldügü bildirilmistir (18). Bir diger çalismada 10 - 13 yas grubundaki 125 astimli çocukta 3 yillik sürede yaz kamplari sonrasinda ailelerle yapilan görüsmelerde çocuklarin davranislarinda olumlu etkiler görüldügü bildirilmistir (19). Ailelerin memnuniyeti 8 yillik bir deneyim sonrasinda degerlendirildiginde astimli çocuklar üzerine sporun etkisinin anlamli olarak yararli bulundugu bildirmektedir (20). Astim kampi sonrasinda çocuklarin davranislari konusunda ailelerle görüsme yapilarak bir anket ile degerlendirilmis ve olumlu etkiler gözlenmistir (21).Astimli çocuklara yönelik olarak düzenlenecek olan yaz kampi uygulamasi özellikle iyi planlanmalidir. Kampa katilacak olan astimli çocuklar ve son durumlari belirlenmeli, ailelerinden acil durumlarda gerekli müdahaleleri kabul ettiklerine dair yazili bir izin belgesi alinmalidir. Kampin yapilacagi yer seçilirken tesisin özellikleri göz önünde bulundurulmalidir. \Çocuk Solunum Yolu Hastaliklari Dernegi\ tarafindan düzenlenen Astimli Çocuklar Yaz Kamplari düzenli bir sekilde her yil yapilmaktadir. Bu yil sekizincisi yapilan kamp bir hafta sürmekte ve Türkiyenin birçok il ve ilçesinden gelen astimli çocuk katilmaktadir. Astim kampi Bursa ilinin Iznik ilçesinde yapilmaktadir. Ilk kampin gerçeklestirildigi 1996 yilinda 30, 1997 ‘de 42, 1998 ‘de 33 astimli çocuk katilmistir. 1999 yilinda bütün organizasyonun tamamlanmis olmasina ragmen kisa bir süre önce meydana gelen Marmara Depremi nedeniyle kamp yapilamamistir. 2000 yilinda 66, 2001 ‘de 67, 2002 ‘de 53 ve 2003 yilinda ise 60 astimli çocuk kampa katilmistir. Astim kampina 8-14 yaslar arasindaki, hafif ve orta astimli çocuklari alinmaktadir. Uygulanacak olan kamp programi önceden belirlenmekte, mali portre çikarilmakta, destekleyen kuruluslar bulunmakta, çocuklar ve görevli ekip sigortalanmaktadir. Astimli Çocuklar Yaz Kampi organizasyonlarimizda destek veren ana sponsorlar olarak Bursa DSI Nilüferspor ve Merck Sharpe Dohme (MSD) ile Astra Zeneca ilaç firmalarindan önemli destekler alinmistir. Kampta görev yapmak üzere, katilacak çocuk sayisina bagli olarak, yeterli sayida tibbi personelin seçimi ve egitilmesi diger bir önemli noktadir. Bu amaçla doktor, hemsire, teknisyen, fizyoterapist ve bir psikolog bulunmalidir. Doktor ve hemsirelere acil durumlarda neler yapacagi hakkinda bilgi verilmekte, kamp sirasinda kullanilmak üzere astim ilaçlari, nebülizatör, oksijen tüpü, IV tedavi setleri, ve diger acil durumlar için gerekli ilaç, gereçler bulundurulmaktadir. Çocuklarin her gün en az bir kez solunum fonksiyon testleri portabl solunum fonksiyon testi aleti ile ölçülmektedir. Astim kampinda çocuklarin spor yapmalari desteklenmektedir. Spor egitmenlerinin seçimi ve astimli çocuklar hakkinda bilgilendirilmesi kamp programinin düzenli olarak gerçeklestirilmesinde önemli bir noktadir. Ayrica aktiviteler sirasinda da çocuklar yalniz birakilmamakta ve doktorlarin devamli gözetimi saglanmaktadir. Kamp programi geregince, çocuklara 4 yüzme hocasi tarafindan bir program dahilinde yas ve yüzme bilme derecelerine göre gruplara ayrilarak yüzme dersleri ve 1 tenis hocasi tarafindan tenis dersleri verilmektedir. Kampta sabah 08.00 de uyandirilan çocuklara 10-15 dakika kadar süren hafif bir sabah jimnastigi yaptirilmakta ve ardindan solunum fonksiyonlari ölçülmektedir. Bunu takiben yapilan kahvalti sonrasi tenis çalismasi baslamakta, tenis çalismasindan sonra 1 saat yüzme çalismasi yapilmaktadir. Ögle yemegi ve dinlenmeden sonra tekrar 1.5 saatlik yüzme dersi verilmektedir. Bunu takiben 1 saatlik astim ile ilgili bilgilerin verildigi ders ve ardindan çevre gezisi veya serbest aktivite saati gelmektedir. Serbest aktivitelerde resim, heykel çalismalari, satranç, masa tenisi gibi kültürel ve sportif aktiviteler yer almaktadir. Aksam yemeginden sonra kaynasmanin saglanmasini amaçlayan kamp atesi, sportif yarismalar, tiyatro ve eglenceler gibi aktiviteler baslamakta ve saat 22.00 de bütün çocuklar uyumak üzere odalarina gönderilmektedir. Kamp sirasinda her 3 astimli çocuktan bir doktor sorumlu olmakta ve gün boyunca çocuklar hastalik bulgulari ile ilgili olarak izlenmektedir. Konularinda uzman olan spor hocalarinin ve yöneticilerinin katkisiyla amaçlanan program sorunsuz bir sekilde uygulanmaktadir. Katilan çocuklarin ve ailelerin ifadeleri kamp düzenlenmesinde tesvik edici olmaktadir. Ailelerin çocuklarinin güvenli bir ortamda bulunduklarini bilmesi onlari rahatlatmaktadir. Kamp sirasinda çocuklarin sporla tanismalari saglanmaktadir. Önceki yillarda kampimiza katilan çocuklarimizdan bir kismi daha sonra çesitli kulüplerde spora devam etmislerdir. Sonuç olarak kronik bir hastalik olan astimin tedavisinde bireylerin hastalik, gerekli korunma ve tedavi uygulamalari hakkinda egitilmeleri önemli bir noktadir. Astim kamplari, hasta egitiminin gerçeklestirilmesinde son derece yararli olmakta ve bu yolla hastalarin tedavilerinde olumlu sonuçlar alinmasina yardimci olmaktadir. Bu nedenlerle astimli çocuklar kampa katilmalari konusunda tesvik edilmeli, daha çok çocugun katilabilmesinin saglanmasi amaciyla da astim kamplarinin desteklenmesi gerekmektedir. ( Resim 1, Resim 2 ).